polislerimiz [email protected] 08/04/2014
Kuruluşunun 169’üncü yılını kutladığımız Emniyet Teşkilatı, 10 Nisan 1845 yılında kurulmuş olup, saygınlığından hiçbir şey kaybetmeden bugünlere gelebilmiş olmanın gururunu yaşıyor.
Millet olarak güvenli ellere teslimiyetin rahatlığıyla gece ve gündüz huzur içerisinde isek, bunu Emniyet Teşkilatının sevgi dolu, güler yüzlü özveriyle hizmet veren polislerimize borçluyuz...
Polisimiz millet ile devlet arasında görev yapan bir gönül köprüsüdür. Huzur ve barışın sağlanmasında önemli görev üstlenmiştir. Genel olarak polis, bir ülkenin sükûn, güvenlik ve düzenini sağlamak ve korumakla görevlidir. Bunu yerine getirirken önceden belirlenmiş kanun ve nizamlara uymak yükümlülüğü vardır. Polisimiz, devletin sadık bekçisi, kanunların savunucusu ve milletin hakkını-hukukunu sağlamada yardımcıdır.
Her türlü gayrı kanuni işler ve her çeşit insanlarla uğraşmak kadar zor bir şey yoktur. İnsana devlete, millete, hakka- hukuka saygıyı bilen insandan kimseye zarar gelmez. Ancak tam tersi olan insanlarla uğraşmak kolay değildir. Zaman zaman yalnız kaldığını bilerek fedakârlığa talip olmak, kendi güç ve imkânlarınla mücadele etmek kolay değildir. Polisimiz işinin zorluğunu farkında olarak ve fedakârlık gerektiğini bilerek, meşakkatli yolda sabırla, metanetle işini en iyi, en doğru yapmaya çalışıyor, çalışırken de bizlerden destek bekliyor.
Polisin içinde bulunduğu çalışma şartları gözden geçirilirken; insan ve ruh sağlığı, aile bağları ve yapısı bile düşünülmelidir. Gecesini gündüzüne katıp, fedakârca çalışarak, gerektiğinde canını ortaya koyan, polis teşkilatı mensuplarının her zaman yanında olduğumuzu hissettirmeli ve yardımcı olmalıyız.
Her mesleğin kendisine ait zorlukları olduğu gibi, polislik mesleğinin de kendine has zorlukları var. Bu gün düne göre polis teşkilatı başta bilgi olmak üzere daha donanımlı bir kuşağa sahip. İnsan hak-hukukunu bilen, sorunların karşısında sabırla mücadele eden fedakâr insanlardan oluşmuş. Polis teşkilatının geçirdiği dönüşüm ve gelişim çalışmaları sevindiricidir. Eski yapı ve anlayışla bu günkü durum, mukayese edilemeyecek boyutta ve mükemmelliktedir. Ancak emniyet güçlerinin insan hakları konusunda biraz daha duyarlı ve mesafe alması gerekir. Bu da bir sürece bağlıdır. Polisimizin yaptığı iyi işlerin her gün arttığını görmek ve hakkı teslim etmek gerekir.
Her meslekte olabileceği gibi görevini iyi kullanamayan, nerede olduğunu ve neyi temsil ettiğini bilemeyenler de olmuştur, olacaktır. Ancak bunu bilmeyenler için gereği de yapılmalıdır. Yoksa bu büyük kurum zarar görür. Türk Polis teşkilatı gücünü halktan ve yasalardan alarak, her an halkın hizmetinde ve halkın güvenliği için ne gerekiyorsa yapmaya çalışmalıdır. Milletimiz ve polisimiz el ele, gönül gönüle dayanışma içerisinde kardeş, dost, sevgi saygı ilişkileri içerisinde olduğunda ve görevini sürdürdüğünde karşılıklı öz güven artacak, sosyal bağlar güçlenecektir.
Ülkesini, devletini, milletini sevmenin fedakârlık gerektirdiğini bilerek hizmet yarışında olmanın, faydalı ve verimli çalışmaların devamını, toplumumuzun bir parçası olarak polis-vatandaş kaynaşmasının en güzel örneklerini yaşamayı ve yaşatılmasını umut ediyorum. İnanıyorum ki, Polisimiz ülkemizin her köşesinde sükûn, güvenlik ve düzenini sağlamak ve korumak konusunda üzerine düşeni yapacak, her zaman milletinin yanında olacaktır.
Türk Polis Teşkilatımızın 169. yılını kutlamakta olduğumuz bu haftada Polisimiz, ülkemizin, ilimizin huzur ve güvenliğinin sağlanmasında, üzerinize düşen tüm sorumluluklarını güler yüzü, hoş görüşüyle, yardımseverliği, özverisiyle, objektif görev anlayışının yerine getirilmesiyle halkımızın sevgi, güven ve desteğini kazanacaktır…
Milletimizin bölünmez bütünlüğü içerisinde, vatandaşlarımızın mal ve can emniyetinin korunması, huzur ve sükûnun sağlanması amacıyla, vazifesinin bilinci içerisinde görev yapmakta olan polisimizin kahramanlık, fedakârlık ve görev azmiyle milletimizin engin sevgi, takdir ve güvenini kazanma yolunda gayretlerinin artarak devamını diliyorum.
Tüm polis, emniyet mensuplarımızın bu anlamlı günlerini en içten duygu ve dileklerimle kutluyor ve sağlık, mutluluk ve başarılar diliyorum…
Millet olarak güvenli ellere teslimiyetin rahatlığıyla gece ve gündüz huzur içerisinde isek, bunu Emniyet Teşkilatının sevgi dolu, güler yüzlü özveriyle hizmet veren polislerimize borçluyuz...
Polisimiz millet ile devlet arasında görev yapan bir gönül köprüsüdür. Huzur ve barışın sağlanmasında önemli görev üstlenmiştir. Genel olarak polis, bir ülkenin sükûn, güvenlik ve düzenini sağlamak ve korumakla görevlidir. Bunu yerine getirirken önceden belirlenmiş kanun ve nizamlara uymak yükümlülüğü vardır. Polisimiz, devletin sadık bekçisi, kanunların savunucusu ve milletin hakkını-hukukunu sağlamada yardımcıdır.
Her türlü gayrı kanuni işler ve her çeşit insanlarla uğraşmak kadar zor bir şey yoktur. İnsana devlete, millete, hakka- hukuka saygıyı bilen insandan kimseye zarar gelmez. Ancak tam tersi olan insanlarla uğraşmak kolay değildir. Zaman zaman yalnız kaldığını bilerek fedakârlığa talip olmak, kendi güç ve imkânlarınla mücadele etmek kolay değildir. Polisimiz işinin zorluğunu farkında olarak ve fedakârlık gerektiğini bilerek, meşakkatli yolda sabırla, metanetle işini en iyi, en doğru yapmaya çalışıyor, çalışırken de bizlerden destek bekliyor.
Polisin içinde bulunduğu çalışma şartları gözden geçirilirken; insan ve ruh sağlığı, aile bağları ve yapısı bile düşünülmelidir. Gecesini gündüzüne katıp, fedakârca çalışarak, gerektiğinde canını ortaya koyan, polis teşkilatı mensuplarının her zaman yanında olduğumuzu hissettirmeli ve yardımcı olmalıyız.
Her mesleğin kendisine ait zorlukları olduğu gibi, polislik mesleğinin de kendine has zorlukları var. Bu gün düne göre polis teşkilatı başta bilgi olmak üzere daha donanımlı bir kuşağa sahip. İnsan hak-hukukunu bilen, sorunların karşısında sabırla mücadele eden fedakâr insanlardan oluşmuş. Polis teşkilatının geçirdiği dönüşüm ve gelişim çalışmaları sevindiricidir. Eski yapı ve anlayışla bu günkü durum, mukayese edilemeyecek boyutta ve mükemmelliktedir. Ancak emniyet güçlerinin insan hakları konusunda biraz daha duyarlı ve mesafe alması gerekir. Bu da bir sürece bağlıdır. Polisimizin yaptığı iyi işlerin her gün arttığını görmek ve hakkı teslim etmek gerekir.
Her meslekte olabileceği gibi görevini iyi kullanamayan, nerede olduğunu ve neyi temsil ettiğini bilemeyenler de olmuştur, olacaktır. Ancak bunu bilmeyenler için gereği de yapılmalıdır. Yoksa bu büyük kurum zarar görür. Türk Polis teşkilatı gücünü halktan ve yasalardan alarak, her an halkın hizmetinde ve halkın güvenliği için ne gerekiyorsa yapmaya çalışmalıdır. Milletimiz ve polisimiz el ele, gönül gönüle dayanışma içerisinde kardeş, dost, sevgi saygı ilişkileri içerisinde olduğunda ve görevini sürdürdüğünde karşılıklı öz güven artacak, sosyal bağlar güçlenecektir.
Ülkesini, devletini, milletini sevmenin fedakârlık gerektirdiğini bilerek hizmet yarışında olmanın, faydalı ve verimli çalışmaların devamını, toplumumuzun bir parçası olarak polis-vatandaş kaynaşmasının en güzel örneklerini yaşamayı ve yaşatılmasını umut ediyorum. İnanıyorum ki, Polisimiz ülkemizin her köşesinde sükûn, güvenlik ve düzenini sağlamak ve korumak konusunda üzerine düşeni yapacak, her zaman milletinin yanında olacaktır.
Türk Polis Teşkilatımızın 169. yılını kutlamakta olduğumuz bu haftada Polisimiz, ülkemizin, ilimizin huzur ve güvenliğinin sağlanmasında, üzerinize düşen tüm sorumluluklarını güler yüzü, hoş görüşüyle, yardımseverliği, özverisiyle, objektif görev anlayışının yerine getirilmesiyle halkımızın sevgi, güven ve desteğini kazanacaktır…
Milletimizin bölünmez bütünlüğü içerisinde, vatandaşlarımızın mal ve can emniyetinin korunması, huzur ve sükûnun sağlanması amacıyla, vazifesinin bilinci içerisinde görev yapmakta olan polisimizin kahramanlık, fedakârlık ve görev azmiyle milletimizin engin sevgi, takdir ve güvenini kazanma yolunda gayretlerinin artarak devamını diliyorum.
Tüm polis, emniyet mensuplarımızın bu anlamlı günlerini en içten duygu ve dileklerimle kutluyor ve sağlık, mutluluk ve başarılar diliyorum…